dogukan34 Oluşturma zamanı: Kasım 4, 2012 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 4, 2012 Türkiye’de on binlerce tarım köylüsü borçlar altında inliyor. Ürettiği ürünleri maliyetinin altında zararına elden çıkarmak zorunda kalan on binlerce çiftçi, sulamada kullandığı elektriğin borcunu bile ödeyemedi Bir soru önergesine Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in verdiği yanıt, tarımsal sulama amaçlı elektrik kullanan abonelerin elektrik dağıtım kurumlarına olan borçlarını ortaya koydu. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2012 yılı Haziran ayı sonu itibarıyla 253 bin 621 tarımsal sulama abonesinden 86 bin 912’sinin, 776 milyon 608 bin 482 TL’si anapara ve 836 milyon 662 bin 471 TL’si gecikme cezası olmak üzere toplam 1 milyar 613 milyon 270 bin 953 TL elektrik borcu bulunduğunu bildirdi. Maliyetler çiftçiyi bitirdi Çiftçinin son 10 yılda maliyetleri kat kat arttı. Ot fiyatları bile cumhuriyet tarihinde yaşanmamış noktalara ulaştı. Üretiği ürünleri maliyetinin altında satmak zorunda kalan on binlerce tarım köylüsü borçlarını dahi ödeyemez duruma geldi. Bu sıkıntıları bilmesinin rağmen hükümet tarım köylüsüne hiçbir kolaylık sağlamıyor. Zaten ürünleri para etmeyen çiftçiler elektrik botrçlarını nasıl ödeyecekleri merak ediliyor. Uzmanlar borca batmış durumda olan on binlerce çifçinin toprakları satmadan hacizlerden kurtulmalarının mümkün olmadığını dile getirdiler. Hükümet çiftçiyi yalnız bıraktı Seçim dönemlerinde köy köy dolaşıp, oy isteyen siyasiler zor günlerinde çiftçiyi tek başına bıraktı. Dünyadaki bütün ülkeler tarım köylüsünü ayakta tutabilmek için her türlü desteği sağlarken AKP hükümetinin Türk çiftçisini yabancı ülkelerin çiftçileri karşısında savunmasız ve desteksiz bırakması Türk tarımının ağlanacak halini gözler önüne seriyor. yeni mesaj Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AYLİN Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2012 istedikleri de o zaten, her anlamda üretim bitsin.. gerçek maliyeti suni olarak arttır, destekleme.. sonra kendi karnını doyuramadığın topraklarda otur, başkalarının direktifleriyle beraber gönderdikleri "katkılı öğüne" beş katı para say.. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
EZEL Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2012 çiftçimiz asla bilinçli üretim yapıp kendini markalaştırma peşinde koşmadığı için bugün bu zorlukları yaşıyor... güney kıbrıs bile ufacık bir toprak parçasına sahip olmasına rağmen tüm tarım ürünlerini avrupaya ihraç ediyor.. bizim çiftçimiz asla bilgili ve ilgili şekilde üretim yapmıyor...bugün biri kavun ekti para kazandı diye öbür sene tüm köylü kavunda para var diyerek başlıyor kavun ekmeye bu sefer talep fazlası oluşan kavun elinde kalıyor ve mecburen zararına satmak zorunda kalıyor.. bu köylerin muhtarları yok mu?? bu köylerle ilgilenen ziraat mühendisleri yok mu?? kimse demiyor mu? yahu biz sürekli bu ürünleri üretiyoruz zarar ediyoruz kooperatifleşsek köyümüzün ürünleri markalı hale gelse bir pazarlama stratejimiz olsa ona göre ürünlerimizi aracılara vermek yerine direk kendimiz satsak diye?? tarım için üretilen bir sürü ilaçlar var yan ürünler var hormonlar var...köylü buna tonlarca para veriyor alıp kullanıyor..ama neyi hangi oranda ne zaman tarlaya atacağını bilmiyor... sürekli aracıların tüccarın eline mahkum olursa köylü bu kafa ile asla adam olmaz olamaz..biraz kafa yormak gerekir biraz atılım yapmak gerekir... dünyada milyarlarca insan var ve bu insanlar hergün yemek zorunda elinde böyle bir koz varken ürün satamıyorsa köylü gerçekten boşa kürek çekiyor demektir.. kurtlar sofrasında oturmuş yenilmeyi bekleyen bir kuzu olmaya razı olmuş demektir... Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Arşivlendi
Bu konu artık arşivlenmiştir ve başka yanıtlara kapatılmıştır.