Jump to content

Kur'an ın Emrettiği, Namaz, Oruç ve Zekatın Özünü, Amacını Doğru Anlamak.


halukgta
 Paylaş

Önerilen Mesajlar

Kur’an ı doğruanlamak istiyorsak, önce onunla bizzat tanışmamız ve anlama çabasında olmamızgerekir. Eğer onu anlayarak okumayıp, Rabbin önerdiği gibi ayetler üzerindedüşünmüyorsak, Kur’an ı da asla doğru anlamamız, inancımızı doğru yaşamamız mümkün olmayacaktır.

 

 

Belkibirilerinden, Kur’an hakkında çok şeyler öğrenebiliriz, ama doğruluğundan asla eminolamayız. Emin olabilmek içinde, önce kendimiz mutlaka Kur’an ile buluşmalı veonu anlamak adına çaba harcamalıyız. Çaba harcamadan, kendimizden bir uğraşvermeden, imtihanımızda başarılı olacağımızı da düşünmemeliyiz.

 

 

Eğer birileri sizKur’an ı anlayamazsınız, onu veli insanlar ancak anlayabilir diyorlarsa, şunuunutmayınız ki, bunu söyleyenlerin Kur’an dan gizlemeye çalıştıkları bir şeylervar demektir. Allah sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyorum dedikten sonra, aslakullarının anlayamayacağı bir rehber gönderip, daha sonrada ondan sorumlututmaz.

 

 

Bugün sizleridüşünmeye davet etmek istediğim konu, acaba Allah ın Kur’an da bolca bahsettiği,bizlere önerdiği, namaz, oruç, zekât gibiibadetler, bizlerin Allaha borcumudur? Çünkü günümüzde namaz her Müslüman ın Allah a borcudur denir.Gerçekten Yaradan ın bizlere Kur’an da zikrettiği, ibadetleri Allah a borcumuzuödemek için mi yapıyoruz? Ya da onun için mi yapmalıyız? Bu önemli konuyu,gelin birlikte Kur’an ışığında düşünelim, anlamaya çalışalım.

 

 

Önce namazı elealalım. Eğer namaz bizlerin Allah a borcumuz olsaydı, borç alacak ilişkisiniYaradan la kurmamız gerekirdi ki, sanırım bu borcu bizlerin ödemesi çok zorolurdu. Borç alacak ilişkisi, aynı değerde kişiler arasında olur. Yaradan labiz aciz kullarının arasında, sizce böyle bir alış veriş olabilir mi?

 

 

Borç alacakilişkisi ile Allah a yaklaşırsak, onun yüceliğine, eşi benzeri olmayan makamına,saygısızlık yapmış olmaz mıyız?

 

 

Namazı Kur’an dabolca zikreden Allah, bu yolu bizlere neden öneriyor olabilir. Namazlaulaşılmak istenen amaç, fayda nedir? Önce bunu gerçek anlamda doğruöğrenmeliyiz ki, namazın faydasını görebilelim.

 

 

Dikkat ederseniz, Kur’annamazdan bahsederken, bu yolla Yaradan ile bir bağ kurulacağını ve bu irtibatsayesinde, Allah tan yardım istenebileceği örneğini verir.

 

 

Bakara45:Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Şüphesiz o (sabır ve namaz),Allah'a saygıdan kalbi ürperenler dışında herkese zor ve ağır gelen birgörevdir.

 

 

Demekki namazın asıl amacı, Allah ile diyalog kurmak, ondan yardım istemekmiş. Eğernamazın asıl amacını anlayamayıp, Allah a borcumuzu ödüyoruz fikrinden yolaçıkarsak, namazın asıl amacını anlamamış oluruz. Allah ın bizlerin namazkılmasına ihtiyacı yoktur.

 

 

Namaz, Yaradan la kulununbir olduğu andır. Namaz, Allah ın huzurunda saygıyla boyun eğip, tümbenliğimizle ona teslim olduğumuz andır. Namaz riyadan, her türlü kötülükten,kinden, nefretten uzak kalabilmenin yoludur.

 

 

Namaz, Yaradan a açılan birkapıdır. O kapının da anahtarı yalnız ve yalnız Kur’an da gizlenmiştir. Onubulmak isteyen, aklını kullanmalıdır. Aklını kullanmayan, birilerine koşulsuz teslimolan, asla Yaradan a açılan kapıdan geçemez. İşte tüm bu gerçeklerin farkındaolan, ancak namazın faydasını görebilecek, o anahtara sahip olacaktır.Başaramayan ise, nefsini aldatmaktan öteye gidemeyecektir.

 

 

DüşünerekKur’an ı okuyan bir Müslüman, geçmiş namazların kılınmasından, Allah ın bahsetmediğinigörecektir. Böyle bir sorumluluktan Kur’an bahsetmez. Allah geçmişe değil, yaşadığımız o ana ve geleceğimizeyön verir. Çünkü geçmiş yaşanmıştır, ancak geçmişten dersler, ibretler alarakgeleceğimize yön verebiliriz. Eğer namaz, Allah a borcumuz olsaydı, geçmiş kılmadığımıznamazlarımızın, da kılınmasını isterdi bizlerden. Ama böyle bir emri Kur’an da yoktur.

 

 

Peki, geçmiş namazlarkonusunda ne söyleyebiliriz? Geçmiş kılmadığımız namazlarımızın, bizler içinbüyük bir kayıp olduğunu söyleyebiliriz. Yaradan ile bağlantı kurmadığımız,onun huzuruna durmaktan uzak, onun nurundan, önerilerinden kopuk yaşadığımız,bizler için kayıp günlerimiz diyebiliriz.

 

 

Geçmiştekılmadığımız namazlarımızı bugün kılarak, yaptığımız yanlışlarımızıdüzeltebilir miyiz? Elbette hayır. Yaptığımız her şeyin hesabını vereceğiz.Bugün kılacağımız namazlarımızla belki, geçmişte yaptığımız hataların affı içindua edebiliriz.

 

 

Buradanda anlaşılıyor ki, bizlerin kıldığı namaza Rabbin ihtiyacı yok, tam tersinebizlerin ihtiyacı vardır. Çünkü namazla bizler Allah a yaklaşır, onun nuru ilenurlanır, gönül gözlerimizi onun ışığıyla aydınlatırız. Onu hatırlarız, onuzikrederiz, tespih ederiz ve hayatımıza onun önerileri ile yön veririz. Doğru,güzel yaşamanın tadını, nefsimizde hissederiz. Bakın Allah namaz konusunda nediyor.

 

 

Bakara277:İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekât verenler var ya, onların mükâfatları Rablerikatındadır.Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler.

 

 

Dikkat edersenizAllah, namaz kılanların, yani Allah ile irtibat kuranların,mükâfatlandırılacağını söylüyor. Peki, neden mükâfat verileceğini söylüyor,bolca namaz kılanların mı mükâfatlandırılacağını söylüyor? Lütfen bu ayetedikkat edelim. İmanedip, iyi işler yapmaları halinde. Yoksa ben iman ettim, bol bolda namazkılıyorum demekle değil. Buradan da anlıyoruz ki, gerçek anlamda kılacağımıznamaz, bizleri doğruya, güzele yaklaştıracaktır. Tabi elimizde, Allah ınrehberi olmak şartıyla. Onun çizdiği yoldan yürüyerek, onun kelamını ciddiyealıp, onda her şey yazmaz, her açıklama, detay yoktur demeden Kur’an ayaklaşarak, Allah ın hoşnutluğunu kazanabiliriz.

 

 

Allah birçokayetinde, üstünde durduğu bir konu vardır. İyilik, güzellik, barış ve hayırdayarışmak. Hatta cennetinin engüzel makamını hayırda ve barışta yarışanlar için ayırdığı örneğini verir. Dikkat ediniz namazı çok kılan, orucu tam tutan demiyor.Önemli olan sonucu alabilmektir. Namaz, oruç bizleri iyiliğe güzele, doğruya,hayra, barışa ulaştırmanın yol ve yöntemleridir.

 

 

 

Bu yolu, yöntemi doğrukullanmıyorsak, işin özüne inmeden görüntüye, gösterişe önem veriyorsak,istenilen amaca da ulaşmamız mümkün olmayacaktır. Bu durumda mükâfat beklemekelbette doğru olamaz. Tüm bunları, doğru bir toplum yaratmak içinAllah ister bizlerden. Namazında asıl amacı budur. Allah ı unutmadan, onunrızasının, hoşnutluğunun verdiği mutlulukla, insanlık adına yararlı işileryaparak yarışmaktır asıl amaç.

 

 

Eğer Müslümanolduğunu söyleyen bir toplum, barıştan, yardımlaşmadan, iyilikten uzak birtoplum olarak yaşıyorsa, bu toplum NAMAZIN özünde isteneni kavrayamamış,şekilsel boyutta namazı yaşayarak, boşa zamanlarını harcıyorlar demektir.Sanırım İslam toplumunun büyük bir çoğunluğu, bu gerçeği kavrayamamışgörünüyor.

 

 

Gelelim oruç tutmakonusuna. Oruç tutmamız da Yaradan a bir borcumuz olmayıp, tam tersine bizlerinhayatında, sağlıklı yaşamanın çok önemli bir yoludur. Eğer Allah a borcumuzmantığıyla bakarsak, oruç tutamayanların borcunu ödemediği çıkar ki, bu düşünceve fikir yanlıştır. Allah bizlerin ne namazına, nede oruç tutmamıza ihtiyacıyoktur. Çünkü onun eşsizliği, yüceliğinin hesabını dahi bizler yapamayız.

 

 

Allah oruçtanbahsederken, bizlerin korunması adına orucun farz kılındığını söyler. Oruçtutmamızın, bizler için çok hayırlı olacağı uyarısını da yapar. Demek ki orucunemredilmesinin asıl nedeni, bizlerin sağlıklı bedene ve ruha sahip olabilmesiamacını taşıyor.

 

 

Yine oruçkonusunda açıklama yapan Allah, bulunduğumuz oruç ayında tutamadığımız günleride, daha sonra fırsatını bulduğumuz, sağlığımıza kavuştuğumuz en kısa zamanda tutmamızıister. Hiç tutamayanlarında, fakiri doyurmaları yolunu gösterir. Dikkat edinizgeçmiş yıllarda tutulmayan oruçlar konusundan da hiç bahsetmez Kur’an. Çünkügeçmiş artık geçmişte kalmıştır. Geçmiş yıllarımızı, oruçla değerlendirmediysek, sağlıklıolmanın yolunu kaçırmışız demektir diyebiliriz. Elbette budabizlerin, bedenimiz ve ruhumuz için büyük bir kayıptır. Bunu yapmakla, Yaradanın bizlere verdiği emanetini, doğru kullanmadığımızı söyleyebiliriz.

 

 

Zekât konusundaAllah, çok dikkat çekici bir örnek verir.

 

 

Bakara245: Kimdir o adamki, Allah'a güzel bir borçversin de,Allah da ona kat kat fazlasıyla (verdiğini) ödesin! Allah (rızkı) kısar da,açar da. Hep O'na döndürüleceksiniz.

 

 

Ayetingüzelliğine bakar mısınız lütfen. Allah fakire, maddi imkânı olmayana zekât vermeyi, kendisineborç verme olarak kabul ediyor. Elbette bunu yapan, karşılığını Allah tangörecektir. Allah zekât konusuna Kur’an da çok önem verir ve derki. Zekâtsizlerin malınızın, paranızın bereketidir. Zekât verilen bir toplumda,toplumsal barışın sağlanacağı, insanların daha huzurlu ve mutlu yaşaması arzuedilmektedir.

 

 

Dikkatetmemiz gereken bir konuda, Kur’an da en çok zikredilen, Rabbin bizlereönerdiği, namaz kılmayana, oruç tutmayana ve zekâtını vermeyenlere karşı biryaptırımdan, cezadan söz etmemesidir. Çünkü dinde zorlama olmadığını veherkesin yaptıklarının karşılığını alacağını, bu Dünyada imtihanda olduğumuzusöyler. Fakat bu ibadetlerin yapılması ile bizlerin Allah ın istediği yoldangideceğimiz örneklerini verir ve bizleri teşvik eder.

 

 

AçıkçaAllah bizleri, bu Dünyada özgür bıraktığını söylerken, yapılan her şeyin birkarşılığı olacağının da dikkatini çeker. Emredilen ibadetlerin yapılmadığında, bu Dünyada beşeri kanunlarla birceza verilmesinden bahsetmez. Çünküemrettiği ibadetlerin, yerine getirilmemesinin muhatabı, Allah ın bizzatkendisidir. Cezayı da mükâfatı da Allah yalnız ben veririm der.Toplumun huzurunu, düzeninisağlamak adına koyduğu kuralların uygulanmasında, elbette beşeri cezalarkonmuştur. Örneğin toplumda fuhşun, hırsızlığın çoğalmaması için konmuş olankurallar gibi.

 

 

Dualarınkarşılık bulmasını istiyorsak, söz dinleyen, Allah ın önerileri ile yaşayan birkul olmalıyız.

 

 

Bizlerönce namaz kılın emriyle, Allah ın bizlere neler anlatmaya çalıştığını, doğruanlamalıyız. Toplum olarak bu emri acaba doğru anlayabildik mi? İşte kendimizesormamız gereken çok önemli bir soru. İslam Ülkelerinde bolca kılınan namazları,yapılan duaları düşünün lütfen. Görünen manzara adaletten uzak bir toplum,savaş, yokluk, acı ve keder. İşte namazı Allah ın kriterlerine göre kılmazsak,elbette ondan faydada görmemiz de mümkün olmayacaktır. Allah ın istediği gibiyaşanmıyorsa, dualarında karşılık bulması beklenemez.

 

 

Rabbinbir başka ayetinde söylediği gibi, iman ettim demekle gerçek iman etmiş nasılolunmuyor da, Yalnız Rabbin buyruklarına, batıl karıştırmadan teslim olunması,boyun eğilmesi gerekiyorsa, Allah ın önerdiği şekliyle, namazını gereği gibikılmayanlarda, NAMAZIN faydasını görmeleri mümkün olmayacaktır.

 

 

Allahher şeyden nice örnekler verdik diyorsa Kur’an da, namazını göstermelikkılanlar içinde elbette bir uyarısı var. Maun suresinde Allah, namazını kılanbir toplumdan söz ederek bakın ne diyor.

 

 

(Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, Onlar namazlarını ciddiye almazlar. Onlar gösterişyapanlardır.)

 

 

Demekki öyle Müslümanlar var ki, namazlarını borcumuzu ödeyelim, borçtan kurtulalımya da gösteriş olsun diye kılıyor. Ciddiye almama konusuna gelince. Allahnamazlarımızı huşu içinde kılmamızı, kendisinden yardım istememizi söyler. Eğeremredilen namaz, Allah ın istediği kalitede, yöntemle yapılmıyorsa, onaciddiyetle yapılmıyor deriz. Ne yazık ki bizler, namazlarımızı Rabbin istediğiölçüde, değerde yapamıyoruz.

 

 

Peki,bizler namazımızı nasıl kılıyoruz? Anlamınıdahi bilmeden ayetleri okuyarak, namaz kıldığımızı zannediyoruz.Anlamını bilmeden okuduğumuziçinde, Yaradan la huşu içinde onun huzurunda olamıyoruz. Yaradan la doğruyöntemle irtibat kuramadığımız için, boşa geçiriyoruz zamanımızı. Böyle namazkıldığımız için, aklımıza öyle şeyler geliyor ki, bununda suçunu şeytanaatıyoruz ve bakın şeytan vesvese veriyor diyoruz. Kendimizde hiç suç aramıyoruz bile.

 

 

Bizler Allah ınrehberi ile bulaşmadığımız için, birilerinden İslam ı öğrenmenin yolunuseçiyoruz. İşte o birileri de, dini kendi nefislerinde evirip çeviripilavelerle topluma sunduğu için, ne yazık ki Rabbin gerçeklerinden habersizyaşıyoruz.

 

 

Namazdagösteriş konusu, günümüzde ne yazık ki en çok kullanılan yöntemdir. Birilericamide beni görsün düşüncesiyle, namazımızı kılıyorsak, elbette o namazdanfayda görmemiz de düşünülemez.

 

 

Allahhüküm vermediği halde, Camide namaz kılmanın sevabının, kat kat daha fazlaolduğunu söyleyerek, ne yazık ki camileri siyasete alet etmişler ve topluma istediklerigibi yön vermenin, kendi çıkarları doğrultuda kullanmanın merkezi yapmışlardır.

 

 

Allahın bizlere emrettiği tüm ibadetlerin, bizlere faydası olması adınaemredildiğini unutmamalıyız. Bu emirlere uyan, uymayan, ya da gevşek davranan,Allah ın önerdiği yolda yürüme çabaları, azmi nispetinde faydasağlayacaklardır.

 

 

Rabbinönerilerine kulaklarını açıp, gönülden uyanlara ne mutlu. Dilerim Rabbimden,namazını gereği gibi kılıp, orucunu tutan, zekâtını gönülden veren, Rabbin haliskullarından oluruz.

 

 

SaygılarımlaHaluk GÜMÜŞTABAK

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bizlerin yaptığı en büyük yanlış, söylenen sözlere değil, söyleyene bakarak değerlendirmemizden kaynaklanmaktadır. Ne söylendiğini değerlendirmek, araştırmak ise hiç umurumuzda bile değildir. Bize ne öğretildiyse, onu yaşamaya, duymaya çalışırız. Sizleri aşağıdaki ata sözünü, düşünmeye davet etmek istiyorum.

 

(-Kimin söylediğine değil, ne söylediğine bak.)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

DüşünerekKur’an ı okuyan bir Müslüman, geçmiş namazların kılınmasından, Allah ın bahsetmediğinigörecektir. Böyle bir sorumluluktan Kur’an bahsetmez. Allah geçmişe değil, yaşadığımız o ana ve geleceğimizeyön verir. Çünkü geçmiş yaşanmıştır, ancak geçmişten dersler, ibretler alarakgeleceğimize yön verebiliriz. Eğer namaz, Allah a borcumuz olsaydı, geçmiş kılmadığımıznamazlarımızın, da kılınmasını isterdi bizlerden. Ama böyle bir emri Kur’an da yoktur.

 

cevap diyorsunuz

 

elbette Rabbimiz Samed dir.hiç kimseye ve hiç bir şeye ihtiyacı yoktur.bilakis biz kullarının Ona ihtiyacı vardır.

 

bir konuda katılıyorum geçmişten dersler alarak geleceğe yön vermek.bu dogru bir husus.

 

fakat geçmiş kılınmayan namazların kazası yok diyorsanız

 

bende şunları söylemek istiyorum

 

 

 

"Kıyamet günü, Müslüman kulun ilk hesaba çekileceği şey, farz namazdır. Eğer bunu tam kılmışsa, mesele yok. Aksi takdirde meleklere, 'Bakınız onun nafile namazları var mı?' denilir. Eğer nafilesi varsa, farz namazları nafilelerinden ikmal edilir. Sonra diğer farz ameller için de bunun gibi yapılır." Ebû Davud, es-Sünen, 1/200 (Salat, 145, No: 8(i4), Kahire, 1371/1952; Tirmizi el-Camiu's-sahih, 2/270 (Salat, 188, No: 413), Kahire, 1356/ 1937; Nesâî, es-Sünen, 1/232 (Salat, 9) Kahire 1312; İbn Mâce, es- Sünen, 1/458 (İkame, 202,

Görüldüğü üzere hadis-i şerifte, farz namazlardaki eksikliklerin, nafilelerden ikmal edileceği beyan olunmaktadır. Hadis şarihleri, ikmal keyfiyetinin hadis-i şerifin zahiri manasına da uygun olarak, "kılınmamış farz namazların nafilelerle tamamlanacağı" şeklinde olmasını da "edâ edilmiş olan farz namazlardaki âdâb, sünnet, huşu, dua ve zikirlerle ilgili noksanlarının ikmâli" şeklinde olmasını da ihtimal olarak zikrediyorlar.

 

 

 

"Her kim bir namazı unutur veya ondan gaflet edip uyuyakalırsa, onu hatırladığında hemen kılsın. Onun bundan başka keffâreti yoktur..." buyurmuştur. Buhari, es-Sahih, 1/148 (Mevâkit; 37) İst., 1315; Şevkânî, Neylü'l-evtâr, 2/26-27, Kahire, 1380/1961; Mansur Ali Nâsıf, et-Tâcü'l-câmi, 1/147, Kahire, 1381/1961; Tecrid Tercemesi, 2/537 (Hadis No: 354), Ankara, 1975.

 

 

Peygamberimiz bu hadiste namazı unutan veya uyku halinde kaçıran kimseler için kaçırdığı namazı hatırlayınca mutlak surette kılınmasını ve bunun başka bir kefareti olmadığını buyurmuştur.

 

 

 

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Halughta arkadas simdide kaza namazini, gecmiste tutulmayan oruclari, camide namaz kilmayi kaldirdi....bunlari sadece insana faydali oldugu icin yapmamiz gerek

anlami verdi, yani o kadar alim ; Nihat hatipoglu, Hz Geylani, Hz Gazali, Hz Aziz Mahmut Huadi, Hz Mevlana, Beduzzaman, Gonenli Mehmet Efendi, Buhari, Tirmizi, Riyauzsalihin kitaplari bu konularda tam tersini soyluyor? Yani o kadar alim

bunlari kesfedemedimi? bunu yazan arkadas tefsir dersimi aldi? Fikih egitimimi? Hadis egitimimi? Soylesinde bilelim

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bunlar biraz ortam oluşturdukları zaman diyecekler ki..

 

Boşverin namzı orucu ibadeti Allahın bunlara ihtiyacı yok . O sizin kalbinize bakar kalbiniz temizse mesele yok.:)

 

Haydi gelin vur patlasın çal oynasın olaaaa:)) içkiler foraaaa Nasılsa kalbimiz temiz:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yani cok planli calisiyorlar, ayetleri kirp kalibina uydur , O ayetlerin gectigi sureler bir okunsa bu arkadasin verdigi ifadelerle ilgisi olmadigi apacik belli, insanlarin kafasini bulandirmak icin kullaniyor kesip bicerek yuce ayetleri, yazdigimgibi o kadar alim bosunami kitap yazmislar senlerce egitim almislar ibadet etmisler. Onlar nasil kesfedememis haluk un kesiflerini..Burdaki nihai amac sunnete Dolayisiyla peygberimize saldiri, herseyi Kuranda ariyorlar ; Kuran ana esaslar kitabidir namazin kilinisida yok Kuranda ornegin, cunku hadisler ce peygamberimiz gostermis detayini. Dediginiz gibi bunlar cok tehlikeli , ince ince nuanslarla imani zedelemeye calisiyorlar . Nifak sokmaya calisiyorlar, goruntuyude ayetlerle ciziyorlarki kimse suphelenmesin, Allahim sen koru muslumanlari nifaklardan onlari kendi kuyulatina dusur

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yani cok planli calisiyorlar, ayetleri kirp kalibina uydur , O ayetlerin gectigi sureler bir okunsa bu arkadasin verdigi ifadelerle ilgisi olmadigi apacik belli, insanlarin kafasini bulandirmak icin kullaniyor kesip bicerek yuce ayetleri, yazdigimgibi o kadar alim bosunami kitap yazmislar senlerce egitim almislar ibadet etmisler. Onlar nasil kesfedememis haluk un kesiflerini..Burdaki nihai amac sunnete Dolayisiyla peygberimize saldiri, herseyi Kuranda ariyorlar ; Kuran ana esaslar kitabidir namazin kilinisida yok Kuranda ornegin, cunku hadisler ce peygamberimiz gostermis detayini. Dediginiz gibi bunlar cok tehlikeli , ince ince nuanslarla imani zedelemeye calisiyorlar . Nifak sokmaya calisiyorlar, goruntuyude ayetlerle ciziyorlarki kimse suphelenmesin, Allahim sen koru muslumanlari nifaklardan onlari kendi kuyulatina dusur

 

 

evet kardeşim herkesin bir planı vardır.

fakat plan yapanların en hayırlısı da Allah c.c tır.

 

mesela firavun bir rüya görmüştü,bu rüya sonucunda saltanatının gideceği endişesi ile de bütün çocukları öldürtmeye başlıyor.

fakat Allah c.c hikmeti işte,

hz Musa firavunun sarayında büyüyor,firavun saltanatını Allah c.c izni ile Hz Musa kaldırıyor.

 

bundan daha güzel hikmet ve plan olabilir mi

 

olamaz

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

planlı çalışıyorlar maalesef bilgisi zayıf olanların etrafını sarıveriyorlar ...

Kuranı Kerimden ayetler okuyup ,bakın burada şöyle denmek istedi böyle denmek istedi diyerek ,

kendi fikirlerini sunuyorlar reklamlarını yapıyorlar ...sanki şimdiye kadar bütün alem yanlış birtek onlar doğruymuş gibi Rabbim fitnelerden korusun fitneyi durdursun ...

çoluk çocuğumuzu Allah muhafaza Allahım korusun yolundan ayırmasın saptırıp şaşırtmasın Aminn ...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

 Paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...