Jump to content

Güzel Ahlakin Doğru Adresi


İη¢ιѕєℓ
 Paylaş

Önerilen Mesajlar

"Biz insanı en güzel şekilde yarattık.Sonra onu aşağıların aşağısına attık;iman eden ve salih amel işleyenler hariç"(Tin suresi,ayet:4-6)

 

Peygamberimiz'in(s.a.v)"Ben,ahlak güzelliklerini tamamlamak için gönderildim."mealinde bir hadisi vardır.Ve Hz.Aişe(r.a)de Resulullah'ı(s.a.v):o'nun(s.a.v) ahlakı Kur'an idi."diye tarif etmiştir.Ancak,Kur'an'a baktığımızda ahlaka dair ayetlerin o kadar da fazla olmadığını görürüz.Esas ağırlık,Allah'ın varlığı,sıfatları,ahiret gibi temel imani konulardadır.

 

Bunun üzerinde düşünürsek,şunu fark ederiz:Güzel ahlak,bir sonuçtur,birmeyvedir aslında.Derinlerde kök salmış büyük bir ağacın,yani iman ağacının bir meyvesidir.Güzel huylar,temel iman esaslarının,Allah'a,ahirete,meleklere,kadere imanın sindirilmesinden sonra,neredeyse kendiliğinden açığa çıkmaktadır.

 

Yani,güzel ahlaklı olabilmek için,önce güzel ve sağlam bir iman sahibi olmak ve o imanı hayata geçirmek,hakkıyla yaşamak gerekir.Eğer iman zayıfsa,gafletten veya günahlardan dolayı etki etmiyorsa,tek başına ahlakı güzelleştirme çabaları da sonuçsuz kalmaya mahkumdur.

 

Zaten tıpta da,psikiyatride de geçerli olan bir kural vardır:Bir hastayı tedavi ederken,görünürdeki belirtilere takılmayıp,esas problemi bulmak ve düzeltmek gerekir.Mesela,ateşi yükselmiş birisine sadece aspirin vermek ancak geçici bir ferahlık sağlar.Oysa ateşin sebebi olan iltihap kaynağı tespit edilip tedavi edilse,ateş de düşer zaten.Ya da mesela tırnak yeme huyu olan bir çocuğun,esas problemi olan ve "kendi kendisini yemesine"yol açan derdini çözmezseniz ve sadece tırnağına acı bir şey sürerek bu belirtiyi yok etmeye çalışırsanız,bir yere varamazsınız.Tırnağını yemez de dudağını kemirir bu kez.

 

İşte ahlak konusunda da esas önemli olan,bizzat görünen tavırlarla uğraşmak değil,bakış açılarını değiştirmektir

 

BENCİLLİKTEN PAYLAŞMAYA

Mesela,bencillik kötü bir huydur.Onun da temeli,kişinin"Hayat bu hayat;ne yaparsam kardır."diye düşünmesidir."Esas hayat cennette,burada marifet sevap kazanmakta,buraya para kazanmaya değil,sevap kazanmaya geldik;başkalarıyla paylaşmak,insanlara hayırlı olmak ise en sevaplı bir davranıştır."diyen birisinin bencilliği giderek yok olacaktır.

Kurban etini dağıtma üzerine bir hadis vardır:Hz.Aişe(r.a)kesilen kurban için,"Çoğunu dağıttım,birazı bize kaldı."demesine karşılık,Resulullah'ın(s.a.v):"Desene çoğu bize kaldı."buyurmuştur.Bu hadisten,ahirete imanın,sevap düşüncesinin,bencilliğe nasıl bir şifa olduğunu hissetmemek mümkün mü?

 

ACIMASIZLIKTAN ŞEFKATE

Acımasızlık da kötü bir huydur.Onun da asıl sebebi,Allah'ı,ahireti bilmemek ve düşünmemektir.Zulmedeni cezalandıran,merhamet edene ise misliyle şefkat eden bir Zatın huzurunda hesap vereceğini düşünen bir insan zayıfları nasıl ezebilir.Evet kız çocukları diri diri gömecek kadar kalbi katılaşmış adamlar,Resulullah'ın(s.a.v)sohbetlerinden sonra,karıncaya ayak basamaz dereceye geliyorlardı?Peki acaba Resulullah(s.a.v) her gelene:"Karıncalara basmayın ,çiçekleri ezmeyin"dersi mi verirdi?Elbette değil.Ama "Her varlık Allah'ın isimlerini aksettiren bir ayna.Hepsi O'nun eseri olma noktasında kıymetli.O'nu kendi dilleriyle tesbih ediyorlar."mantığını aldığınızda,tüm varlıklara karşı şefkat hissetmemek de mümkün değil tabii.

 

KISKANÇLIKTAN HUZURA

Zengin,güzel veya meşhur birisini kıskandığımız zaman da iman imdadımıza yetişir."O kıskandığın şeylerin sonunu düşün.Ve anla ki,o şahıstaki güzellik,kuvvet,makam,mal veya zeka gibi şeylerin hepsi geçicidir.Zahmetleri çok,yükleri ağırdır.Ahirette de beş para etmez,hatta çoğu zaman günaha sebep olur.Hem o nimetleri yaratan ve veren,Allah değil mi?İstediğine verir,sana ne?Sen sana verilen nimetlerin şükrünü ettin mi ki,daha fazlasını istiyorsun?O'nun rahmetine,hikmetine karışma!"der,onu huzurla susturur.

 

GÜNAHTAN SEVABA

Meleklere hakkıyla iman etmek,aynı zamanda,bir manevi pislik olan günahlara da engeldir.Bir başkasının gördüğü yerde yapamayacağı bir günahı yalnız kaldığında yapan kişi,aslında her an etrafında olan meleklerin kendisini izlediğini düşünse,utanıp,kızarıp vazgeçmez mi?

Ama,bu değişimler sıradan bir iman ile değil,her an O'nun huzurunda olduğunu hissedecek Resulullah'ın(s.a.v)'ihsan'diye ifade ettiği;her an huzur halinde,yani Allah'ın huzurunda olduğu bilinci insana kazandıran bir imana sahip olmakla mümkündür.Bir kez "Allah var,ahiret var."deyip,dünya meşgalelerine dalınca bu imanı unutmakla değil.Ve böyle bir imana sahip olmak için de,imana dair eserleri,tefsirleri devamlı okumak,hem de ihtiyacını hissederek okumak gerekir.

Ve bu konunun olarak diyebiliriz ki;Resulullah'ın(s.a.v)sünnetine uymanın en önemli bir yolu da,O'nun(s.a.v) hangi durumda nasıl davrandığını bilmenin yanısıra,O'nun(s.a.v) hangi durumda nasıl olup da öyle davranabildiğini,yani nasıl düşünüp,nasıl bir gözle baktığını anlamaktan geçer.Velhasıl,tüm iman esaslarını hakkıyla içimize sindirmeyi,insanlara,hayata,kainata bakış açımızı düzeltmeyi başarabilirsek,esas o zaman doğru yolu,güzel ahlakı bulabiliriz.

 

alıntı

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

 Paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...