Renan Oluşturma zamanı: Nisan 4, 2013 Paylaş Oluşturma zamanı: Nisan 4, 2013 Adventina nedir: Kandamarının dış yüzündeki tabaka. Amputation: Aksayan bir organın ya da onun bir parçasının kesilip alınması. Aneurysm: Hastalık ya da yaralanma nedeniyle bir atardamarda şişme. Aorta: Yürekten vücuda kan taşıyan ana atardamar. Arteries nedir: Yürekten vücuda kan taşıyan damarlar. Arteriography: Atardamarların X ışınlarıyla resmini çıkaran özel bir teknik. Arterioles: En uç bölümlerinde kılcal hale gelen küçük atardamarlar. Athorema: Yağlı liflerin çökmesiyle bir atardamarın içinde oluşan bozulma. Atheromatous plaque: Bir atardamarda, atheroma ya da kan pıhtısı yüzünden ortaya çıkan daralma veya kapanma. Arterosclerosis nedir: Damarların geniş ölçüde sertleşme ve yağla kaplanma yüzünden bozulması. Bîografts: Daralmış.ya da kapanmış atardamarlardan geçemeyen kanın, akıtılması için kullanılan, göbek kordonundan geçen toplardamar. By-pass grafting: Atardamardaki akışın durması halinde, kanın yandan akıp geçebilmesi için dışardan damar ekleme. Claudication: Atardamarlardan az kan geçmesi yüzünden bacakta oluşan ağrı ya da aksama. Collateral channels: Kapanmış bir atardamar ya da toplardamarın çevresinden kan taşıyan küçük kan damarları. Cyanosis: Dokulara yeterli oksijen gitmemesi yüzünden derinin mavileşmesi. Doppler Ultrasound kan akış ölçümü: Atardamarlarda kanın akışını düzenlemek için yüksek titreşimli ses dalgaları kullanılarak uygulanan özel bir teknik. Embolus (Çoğul: Emboli): Küçük bir kan pıhtısının dolaşım sisteminde dolaşması. Femoral artery: Uyluk atardamarı. Heparin: Kanın pıhtılaşmasını sağlayan bir ilaç. Homograft: Dışardan damar takmak için ölüden alınan kan damarı. Hypertension: Yüksek kan basıncı. Inferior vena cava: Alt ana toplardamarı. İntima: Damarın iç tabakası. fschaemia: Atardamar bozukluğu yüzünden dokulara yeterli kan gidememesi. Lümen: Damarın içindeki boşluk. Lymphatic system: Dokulara lenf sıvısı taşıyan çok ince bezler ve damarlar sistemi. Lymphoedema: Lenf damarlarının yetersiz oluşu yüzünden bacağın şişmesi. Media: Damarın orta tabakası. Myocardial İnfarction: Atardamarlardan yüreğe kan akışının kesilmesi yüzünden, yürek çeperlerinin bir bölümünün ölmesi (Coronary Thrombosis: Yürek zarlarını besleyen damarların pıhtı ile tıkanması) Oedema: Doku sıvılarının, genellikle bacaklarda birikerek şişmesi, (Ödem). Platelets: Kanın pıhtılaşmasında rolü olan kan hücreleri. Popliteal artery: Dizardı atardamarı. Pulmonary embolism: Toplardamarlardan akciğerlere gitmekte olan pıhtıların seyir süreci. Pulmonary İnfarction: Bir akciğer atardamarının pıhtıyla kapanması nedeniyle akciğer dokularının ölümü. Raynaud görüngüsü: Deriye yakın atardamarların daralmasıyla ellerde görülen soğuma ve renk değişmesi. Saphenous vein: Bacaktaki, deriye yakın toplardamar. Sclerotherphy: Varisli damarlara pıhtı yaratmak amacıyla ilaç şırınga etmek. Statis dermatitis: Kaşıntı veren deri kızarıklığı, genellikle varisli damarların ya da derin toplardamarların bir pıhtıyla tıkanması yüzünden olur. Stenosis: Hastalık yüzünden kan damarlarının daralması. Superior vena cava: Üst ana toplardamar. Sympathectomy: Kol ya da bacağa giden sempatik sinirleri kesme işlemi. Thrombo-angiitis obliterans: Buerger hastalığı da denir. Gençlerde küçük atardamarların tıkanmasına yol açan bir hastalıktır. Thrombolysis: İlaçla damardaki pıhtıların çözülmesi. Thrombo-phlebitis: Genellikle bacaklardaki deriye yakın toplardamarlarda görülen pıhtılaşma ve yanma. Thrombosis: Atar ve toplardamarlarda pıhtı oluşması. Vaıicose veins: Genellikle bacaklardaki deriye yalan toplardamarların şişmesi ve büklümlenmesi Vasoconstriction: Sinirsel uyarılar sonucu atardamarlarda daralma. Vasodilators: Atardamarları genişleten ilaç. Venography: X ışınlarıyla toplardamarların resmini çıkaran özel bir teknik Venules: Kılcallardan büyük, en küçük toplardamarlar. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Arşivlendi
Bu konu artık arşivlenmiştir ve başka yanıtlara kapatılmıştır.