Renan Oluşturma zamanı: Nisan 4, 2013 Paylaş Oluşturma zamanı: Nisan 4, 2013 Andropoz nedir: Andropoz, yaşa bağlı olarak erkeklik hormonunun azalması ile kişinin psikolojik, sosyal ve cinsel hayatını etkileyen belirtiler bütünüdür. Andropoz genelde kadınlardaki menapoz ile kıyaslanmaktadır. Ancak aralarında çok önemli ve ciddi bir farklılık vardır. Kadınlarda menapoz adetin kesilmesi ile meydana gelen kesin bir dönem ayrımıdır. Halbuki erkeklerdeki andropoz bir geçiş dönemi olarak adlandırılır. Erkeklerde andropoz kadınlardaki menapoza nazaran yavaş yavaş oluşan bir durumdur. Andropoz ne zaman olur: Andropoza yol açan erkeklik hormonun azalması 50 ile 55 yaşları arasında başlar. Andropoz Belirtileri: Andropoza girildiğini yani yaşlanan erkek sendromu dönemine girildiği anlamak için bakılan belirtiler 3 grupta toplanabilir; 1) Andropozun Psikolojik Belirtileri - Depresyon hali - İçine kapanma - Durgunluk, halsizlik - Sinirlilik ve kaygı gibi belirtiler sayılabilir. Tabiri caiz ise huysuz bir erkek olup çıkmak şeklinde ifade edilebilir. 2) Andropozun Bedensel Belirtileri - Kas kitlesinde azalma - Vücutta yağın artması - Kıllanmada azalma - Uyku bozukluğu gibi belirtiler görülmektedir. 3) Andropozun Cinsel Yaşamdaki Belirtileri - Sertleşme sorunu - Sperm sayısında azalma gibi belirtiler görülebilir. Andropoz teşhisinin konulması için bütün bu belirtilerin bir arada olması gerekmiyor. Ancak bu belirtilerin çoğunun bir arada görülmesi ile artık erkek andropoz dönemine girmiş olarak kabul edilebilmektedir. Andropoz tedavisi nasıl yapılır: Yaşa bağlı testosteron azalmasının testosteron replasman terapisiyle tedavisi, yani testesteron hormonu yerine konarak tedavisi, tartışmalı bir konudur. Kadınlardaki hormon replasman tedavisi gibi, erkeklerdeki hormon tedavisinin de henüz bilinmeyen olası uzun dönemli riskleri bulunabilir. Bu nedenle tedavi yerine andropoz için önlem almak gerekmektedir. Andropoz dönemine girmemek için alınacak önlemler: İşe öncelikle fazla kilolarınızdan kurtularak başlayın. İyi bir egzersiz ve beslenme programıyla hem kalp-damar sağlığınızı koruyup, hem de kilo verebilirsiniz. Her gün 30-40 dakikalık hızlı tempolu bir yürüyüş yapın. Bu yürüyüşlere bir egzersiz uzmanının kontrolünde yapacağınız ağırlık ve esneme çalışmalarını da ekleyebilirsiniz. Alkolü günde en fazla iki kadehle sınırlayın ve tercihinizi kırmızı şaraptan yana kullanın. İşlenmiş şekerlerden, pastanelik ürünlerden, yağlı ve kızartılmış yiyeceklerden ve özellikle de fast-food’dan kaçının. Beslenmenize özellikle B6, B12 ve folik asit gibi B grubu vitaminleri ve çinko, magnezyum, selenyum gibi mineralleri ekleyin. Dinlenmeye, eğlenmeye ve tatillere mutlaka vakit ayırın. Eşiniz, çocuklarınız ve dostlarınızla daha çok zaman geçirin. Kitap okumak, sinema-tiyatroya gitmek gibi aktivitelerden yararlanın. Sabahları ve gece yatmadan önce sizi mutlu ve motive eden şeyleri düşünün. Meditasyon ve yoga yapın. Kaliteli bir uyku çekmenin yolunu bulun. 40′lı yaşlardan sonra testosteron seviyelerinizi mutlaka kontrol ettirin. Testosteron düzeylerinin kan analizleriyle kolayca ölçüldüğünü hatırlatalım. Testosteron seviyelerinizde bir düşüklük tespit edildiğinde, uzman bir üroloğun kontrolünde testosteron yerine koyma tedavisinden yararlanabileceğinizi de belirtelim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.