Renan Oluşturma zamanı: Aralık 13, 2013 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 13, 2013 TÜRKİYE’DE YERLEŞME ŞEKİLLERİ Türkiye’deki yerleşmeler kır yerleşmeleri ve kent yerleşmeleri olmak üzere iki grupta toplanır. Bu yerleşmelerin gruplandırılmasında; *Nüfus miktarı, *İdari yapı, *iş bölümü, *Ekonomik faaliyet türü gibi faktörler ölçüt alınmıştır. Kır yerleşmeleri Kır yerleşmeleri, köy altı yerleşmeleri ve köyler olmak üzere iki grupta toplanır. Köy yerleşmeleri ile köy altı yerleşmeleri arasında bazı dikkat çekici farklar vardır. Bunlar; ***Köy yerleşmeleri devamlı oturulan yerleşmelerdir. Geçici yerleşmelerde ise, yıl boyunca oturulmaz. Buralara, mevsimlik yerleşilir. ***Geçici yerleşmeler, köy yerleşmelerinin ekonomik açıdan tamamlayıcısı olan tarımsal ekonomik faaliyet bölgeleridir. ***Geçici yerleşmelerden bazıları zamanla kalıcı yerleşmeler haline gelmişlerdir. Köy yerleşmeleri Türkiye’de en küçük yönetim birimi olan köy’dür. Yasalarımızda köy, “cami, okul, otlak, yayla, baltalık gibi ortak malları bulunan ve toplu ya da dağınık oturan insanların bağ, bahçe ve tarlalarıyla birlikte oluşturdukları yerleşmedir.” Şeklinde tanımlanmaktadır. Türkiye’de köy yerleşmelerinin sayısında zaman zaman artma ve azalmalar olmuştur. Köylerin azalması bazı köylerin birleştirilmesiyle ya da büyüyerek ilçe merkezleri oluşturmasıyla ilgilidir. Köyler, benzer yanları bulunmakla birlikte toplu yada dağınık olmaları, şekilleri, kuruldukları yerin doğal özellikleri, ekonomik faaliyetlerinin cinsleri gibi bir çok özellikleriyle farklı tipler meydana getirirler. 1) Ekonomik Faaliyetlerine göre Köyler Temel ekonomik faaliyet ya da geçim kaynağının ekip biçmeye dayandığı köyler, hayvancılığa dayanan köyler, meyve ve sebzeciliğe dayanan köyler gibi tiplere ayrılmaktadır. 2) Konumlara Göre Köyler Kuruluş yerleri bakımından köyler; düzlüklerde ve eğimli yüzeylerde kurulmuş olan köyler olmak üzere iki gruba ayrılır. Köy yerleşmelerinin %30′nu düzlüklerde kurulmuş köyler %70′ni ise eğimli yüzeylerde kurulmuş köyler oluşturmaktadır. Türkiye’nin genelde yüksek bir ülke olduğu ve yeryüzü şekillerinin büyük çeşitlilik gösterdiği dikkate alınırsa eğimli yamaçlarda kurulmuş olan köylerin oranının fazla olması normaldir. Düzlüklerde kurulmuş olan köyler genellikle tarıma uygun bölgelerde yer aldıklarından, nüfusça büyük ve gelişmiş köylerdir. Ancak ova düzlükleri üzerindeki köylerde, zaman zaman yer altı suyu yükselmesi bataklıklarının oluşmasına ve bunun sonucunda bazı olumsuzlukların yaşanmasına neden olmaktadır. Eğimli yüzeylerde kurulmuş olan köylerde ise ulaşım sorunu, çığ ve kaya düşmesi gibi olumsuzluklar ve su temini zorluğu yaşanmaktadır. 3) Yerleşme Dokularına Göre Köyler Yerleşme dokularına göre köyleri; gevşek, dağınık ve toplu yerleşmeler olarak, üç grupta toplanır. Ev ve eklentilerinden oluşan yerleşmeler toplu olarak bulunuyorsa, yani genellikle bir arada ve birbirine yakın iseler, toplu yerleşme olarak adlandırılır. Yerleşmeler belli oranda birbirinden uzakta yapılmış olmaları durumunda ise dağınık yerleşme denir. Köy Altı Yerleşmeleri Köy altı yerleşmeleri deyince, henüz köy kimliği kazanmamış, köy olmanın gerekli koşullarına sahip olmayan, köyden daha basit yerleşme şekilleri anlaşılır. Anadolu’daki komlar, divanlar, mezralar, ağıllar, obalar, yaylalar, çiftlikler gibi köyden daha küçük ve basit yerleşme şekilleri bu grup içinde yer alır. Bunların bir kısmı sürekli bir kısmı ise geçici yerleşme şekilleridir. Başlıcaları şunlardır: a) Yayla yerleşmeleri Mevsimine bağlı olarak hayvan sürüleriyle çıkılıp, geçici olarak yerleşilen, dağların üst kısımlarındaki düzlüklere yayla denir. Türkiye’nin büyük bir bölümünde egemen olan yarı kurak iklim koşulları köy dışındaki yüksek alanların ot potansiyelinden yararlanmayı gerektirmiştir. Yaylacılık Doğu Anadolu, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerimizde oldukça yaygın bir yerleşme şeklidir. Bu bölgelerde 2000 m’den yüksek kısımlar ilkbahar sonundan başlayarak hayvan otlatmak amacıyla gelen köylüler ile dolar. Sonbahar başlarından itibaren de hayvanlarıyla birlikte köylerine dönerler. b) Mezra Yerleşmeleri Hayvancılık ve tarım faaliyetlerinin bir arada yürütüldüğü yerleşme şeklidir. Köylerin ortak kullanım sahalarının dışında olan bu yerleşmeler dar topraklara sahiptir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaygındır. Mezralar zamanla büyüyerek bir köye, kasabaya ya da kente dönüşebilir. Örneğin Elazığ ve Malatya kentleri şehre dönüşmüş mezralara en iyi örnektir. c) Kom Yerleşmeleri Ekonomik fonksiyonu büyük ölçüde hayvancılığa dayanan bu yerleşmelerde çevresinde elverişli topraklar varsa tarımda yapılabilmektedir. Komlar bir veya birkaç aile tarafından kurulmuş birkaç haneli küçük yerleşme birimleridir. Türkiye’de kom yerleşmelerine daha çok Doğu Anadolu Bölgesi’nde rastlanır. Doğu Anadolu Bölgesi’nde Tunceli, Erzurum, Kars, Muş ve Ağrı’da çok sayıda kom bulunmaktadır. Kom yerleşmeleri zamanla devamlı yerleşmeye dönüşebilmektedir. d) Ağıl Yerleşmeleri Kırsal kesimde hayvanların barındırıldığı üstü açık, çitle çevrili yerlere ağıl denilmektedir. Bunlar genelde köyün dışında bulunur. Ağıl adı verilen yerleşmeler zamanla büyüyerek köy haline dönüşebilirler. e) Oba Yerleşmeleri Anadolu’da ve özellikle Ordu-Giresun yöresinin dağlık kesimlerinde yayla yerleşmelerine verilen addır. Karadeniz Bölgesi’nde yaygın olan obalar daha çok yaz mevsiminde kullanılırlar. Obalarda geçim kaynağı hayvancılıktır. Karadeniz Bölgesi’nden başka Toroslarda, Ege Bölgesinde ve Güney Marmara ile iç Anadolu’da oba adı verilen yerleşmelere rastlanır. f) Çiftlik Yerleşmeleri Geniş bir arazi üzerinde tarım ve hayvancılığın birlikte yapıldığı ya da ayrı ayrı yapıldığı yerleşmelerdir. Çiftlik yerleşmeleri sürekli ya da geçici olabilir. Türkiye’de çiftlik yerleşmelerine daha çok Çukurova, Büyük ve Küçük Menderes ovaları ile Trakya’da rastlanır. Kent Yerleşmeleri Başta ticaret, sanayi, yönetim ve eğitim olmak üzere çeşitli görevleri bir arada toplayan, yaşam biçimi bu görevlere göre şekillenen, çevresine etkileri bakımından merkezi özellik gösteren büyük yerleşim birimine kent denir. Buna göre, kent yerleşmelerini kır yerleşmelerinden ayıran bazı kriterler şunlardır: a) Nüfus Miktarı Nüfusun 10.000 ve üzerinde olan her yer kent sayılmaktadır. b) Nüfus Yoğunluğu Kentlerin kurulduğu alanlarda kırsal kesime göre nüfus daha yoğundur. c) Ekonomik Faaliyet Kırsal yerleşmelerde egemen ekonomik faaliyetler, tarım, hayvancılık ya da ormancılıktır. Yani toprağa bağlı bir ekonomidir. Oysa kentlerde ekonomik faaliyet daha çok çeşitlilik gösterir. d) İdari Fonksiyon Kırsal yerleşmeler ile kent yerleşmelerinin yönetim şekilleri farklılık gösterir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.