Çiçekler Susuz, Kadınlar Sevgisiz Kalmamalı!

Çiçekler susuz, kadınlar sevgisiz kalmamalı!

 

Değişik kategorilerdeki insan gruplarına göre kadın değişik değerler taşısa da, hayatı tamamlayan, güzel, zarif, yumuşak başlı, ince ruhlu, dertleri paylaşan, dünyanın en güzel varlığıdır. Üşüdüğünde erkeğini ısıtandır, yandığında soğutandır, hayat teknesinde hamurunu yoğurandır, çocuğunu doğurandır. Kadın, anadır! Cennet ayakları altında olandır. Eksikleri tamamlayandır. Kadın, hayat damarlarımızın iksiridir. Kadın deyince aklımıza ilk gelen sevgidir. Kadına sevgi verilmezse susuz kalmış çiçek gibi solar, kurur, güzelliğini ve rayihasını kaybeder.

 

Sevilen kadın şirindir, sempatiktir. Sevilen ve sevildiğini hissedince kadınla muhabbet güzeldir. Sevilmeyen kadın hırçındır, dalgalıdır. Kadın; duygu yumağıdır. Kadınlar için duygular daha önde gelir. Kadın, duygularına ilgi bekler. Bu yüzden duygularını paylaşmak ister. Tatlı söz, hoş hitaplar, iltifatlar, kadınları güzelleştirir. Kırıcı sözler, eleştiriler yaşam enerjilerini azaltır. Sevildiklerini, güzel ve iyi olduklarını duymak hoşlarına gider. Yaptıklarının takdir edilmesini isterler.

 

Kadın, yaşadıklarını eşiyle paylaşmak ve konuşmak ister. Dinleyen bir kulak, kadını konuşturur. O, konuşalım derken, “beni dinle” demek ister. Paylaşmak kadının en sevdiği şeydir. Kadının anlatacakları duygularında yüklüdür. O, kelimeleri duygularıyla üretir, cümleler kurar. Cümleleri demet, demet sunar. Onu dinlemeyene dili zehre döner. Her kelime bir zehir tableti olur.

 

Kadının yumuşaklığı onun fıtratındandır yumuşaklığı sever. Aceleciliği ve hoyratlılığı sevmez. Kadın, ciddi, güçlü ve yumuşak huylu erkek ister.

 

Kadının akordu çabuk bozulur. Azarlanmayı, cezalandırılmayı sevmez. Gönül deryası derindir. Gölgesi de serin mi serindir. Başını dizine koyduğun zaman esen yelden, içine rayihalar yayılır. Gönülden gönüle akan sevgiyle mest olur, mutluluk kanatlarıyla uçar saadet beldesine ulaşır.

 

Kadını çok küçük şeyler de mutlu edebilir. Küçük şeylerdir deyip geçmeyin. Her şeyin büyüğü küçük şeylerden başlar. “Bir tatlı tebessümün bin vuslata bedeldir / Gözlerin, gözlerin, hayat verir, aşkın ise eceldir” bir tebessümün değeri onun için çok büyüktür. Bir dal çiçek ona mutluluk verir.

 

Kadın şefkat ve merhamet abidesidir. Eğer öyle olmasaydı, bir çocuğu doğurup, gecelerini uykusuz geçirebilir miydi? Bir çocuğu avutmanın, bakımını yapmanın, yedirip içirmenin, aylarca, hatta yıllarca altını temizlemenin ne kadar zor olduğunu yapmayan bilmez! Herkes uyurken o uyanıktır, ağlayan çocuğunu susturacaktır, beslerken eline yüzüne püskürttüğü mamayı, silecek ve yedirmeye devam edecektir. Bunları anlamak için, bir müddet çocuğa bakmak yeter. Uzaktan davulun sesi hoş gelir. Bekâra karı boşamak kolay gelir.

 

Kadın, hayatın neşesidir. Avrat, evde dirlikli, evlat da hayırlı olursa düğünü nideceksin, gir oyna çık oyna. Avrat dirliksiz, evlat da hayırsız olursa, ölüyü nideceksin, gir ağla, çık ağla.

 

Hayat arabasının direksiyonuna müdahale etmeyen kadın, erkeğin canına can katar. Arabayı devirmeden menzile ulaşmak önemlidir. Olumsuzluklara karşı küsmeden, darılmadan, kırılmadan, taraflar birbirlerine sevgi ile ışık tutarak olumsuzlukları gidermelidir. Erkekten sevgi görmeyen kadın, hırçınlaşır. Hırsını alış-veriş yaparak gidermeye çalışır. Çiçekler susuz, kadınlar sevgisiz kalmamalı!

05. 08. 2014

Durmuş Göktekin

cok harika bir yazi

insanın dünyadaki cennetide , cehennemide evliliğidir ...tam teslimiyet , elindekinin kıymetini bilmektir ...

Allah razı olsun ...

Güzel bir yazı teşekkürler...

Ben de kadınım, ama hiç böyle anlatılan biri değilim. Ne dert anlatmayı severim, ne çocuk bakmayı..Duygusuz olduğumu söylerler bir de...

Yazımı okuyup düşüncelerimi, fikirlerimi beğenen; Zeyra, Nurlan, Duamsın ve Sinbo isimli okuyucularım; hepinize teşekkür eder, yazılarımı takip etmeniz dileğiyle selam ve saygılar sunar, başarılar dilerim.

Durmuş Göktekin