Melâl Oluşturma zamanı: Şubat 8, 2016 Paylaş Oluşturma zamanı: Şubat 8, 2016 İlk Kadın Otomobil Yarışmacısı: Samiye Burhan / Ahmet Özgür Türen Samiye Burhan, Türkiye'nin ilk kadın otomobil yarışçısı. Yıl henüz 1928. Yanlış duymadınız. 1928. 10 sene önceki Osmanlı'da kadınlar nüfus sayımında bile sayılmazken, gelinen noktada bir kadın otomobil kullanıyor. Bu da yetmiyor. Yarışıyor… O yıllarda İstanbul Hipodromu'nda araba yarışları düzenlenmekte. At yarışlarındaki gibi de bahisler mevcut. Gözler hep bir kişiyi arıyor. Samiye Hanımı… Çünkü o, otomobil yarışlarının değişmez pilotlarından. Cumhuriyet devrimleri yavaş yavaş meyvelerini vermiş. Öyle ki, karşımızda yarış pistlerinde ter döken bir kadın var. Ama Samiye Hanım, öyle böyle bir şoför değil… 1930 ve 1931 yıllarında girdiği yarışlarda dereceler elde ediyor. 1932 senesinde girdiği bir yarışmada ise tüm erkekleri geride bırakarak birinciliği göğüslüyor. Fakat ikinci olan yarışmacı Paşazade Vehbi Bey, yarışmaya bir kadın dahil olmasaydı birinci olacağını söyleyerek sonuca itiraz ediyor. Paşazade Vehbi Beye kızmayın. O da haklı. Ne de olsa nüfus sayımında hayvanların bile sayıldığı ama kadınların sayılmadığı bir toplumda yetişmiş. Sonuç olarak konu mahkemeye yansıyor. Davanın görülmesi için gidilen mahkeme, Türkiye Cumhuriyeti'nin mahkemesi. Osmanlı mahkemeleri değil. Dikkatinizi çekmek isterim. Haliyle sonuç belli. Davaya bakan Sultanahmet Sulh Hukuk Mahkemesi, kupanın Samiye Hanıma verilmesine karar veriyor. Samiye Hanım, pistte geçilen ama durumu kabullenemeyen Paşazade Vehbi Beyi, bir kez de Medeni Kanun ile solluyor ve kupasına kavuşuyor. Samiye Hanım, İstanbul sokaklarında araba kullandığı zaman ''Şeytan işi ! Atsız öküzsüz arabayı bir de kadın idare ediyor…'' diyen softalar vardı. ''Ben kadının kullandığı otomobile zinhar binmem !'' diyen akrabaları vardı. Tüm bunlar vardı ancak bir de Mustafa Kemal'imiz vardı. ''Halk için, halka rağmen'' devrimleri gerçekleştiren Mustafa Kemal Atatürk, şu an bile kadınların araba kullanamadığı ortadoğu ülkelerindeki gibi bir zihniyeti söküp attı. O kadar ki Kurtuluş Savaşı yıllarında Erzurum mebusu Hoca Salih Efendi, 4 kadınla evlenme olanağı tanıyan bir kanun teklifini meclise sunuyordu. İşte böyle bir ülkeden bile Samiye Hanımlar çıkaran bir liderimiz vardı. Bu yüzden Samiye Hanımın hikayesi de, özgürlüğünü Atatürk'e borçlu olan ama hala onun kıymetini bilmeyip hakaret dahi edebilen, kula kulluk etmeye meraklı bir kısım kadınımızın suratına çarpıyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.