denmeh1 Oluşturma zamanı: Şubat 9, 2016 Paylaş Oluşturma zamanı: Şubat 9, 2016 ZİHİN KONTROLÜNÜN GÜCÜ İnsan bir arayışta. Karşısındakinin düşüncelerini okumak için bir makine geliştirmek istiyor. Şimdiye kadar bazı önemli başarılar yakalandı fakat zihnin kontrolüne ne kadar yaklaşabildik? Bir teröristin zihnini, saldırmadan önce okuyabilecek bir makine... Düşünerek istediği bir telefonu çaldırabilen bir adam. Bu teknoloji, zihnin çok önemli şeyler yapabilmesini mümkün kılıyor. Bir insanın zihnini okumak ve kontrol etmek, belki de bir başkasının sahip olmasını istemeyeceğiniz bir güçtür. Patronunuzun düşüncelerinizi okuyabildiğini bir düşünün. Ya da baş düşmanınızın niyetinizi görebildiğini hayal edin. X-Men'in yaratıcısı, telepati gücünü kullanarak insanların zihinlerini rızalarını alarak okuyor, kontrol ediyor ve etkiliyor. Bir başka örnek ile; Hollywood ise zihin kontrolüne başka bir örnek attı. Alıntı 1962 yılında çekilen "Mançuryalı aday" filmi, Kore savaşı sırasında, Koministler tarafından ele geçirilip beyni yıkanmış ve uzaktan kumanda ile çalışan bir askeri anlatıyor. Asker eve döndükten sonra kendi rızasıyla Amerikan Başkan adayını öldürmeye programlanmış bir suikastçi olmuştur. Acaba kafatasımızın içinde beyin dediğimiz jöleye benzer gizemli, kıvrımlı yumrunun kontrolünü ele geçirebilir miyiz? Şu anda bilim insanları, kimi gizli, kimi açık zihni okumak için en önemli ilk adımı atmak için uğraşıyor. Ama nasıl? Beynin karmaşık yapısı, var olan bütün bilgisayarlardan daha üstün. İnsan beyninde aşağı yukarı 100 milyar sinir hücresi ya da nöron bulunuyor. Samanyolundaki yıldızlar kadar çok nerdeyse. Bu hücrelerin hepsi, içinde negatif elektrik yükü barındırıyor. Hücre zarının dışındada bir pozitif yük bulunuyor. Özünde minicik bir akü meydana gelmiş oluyor. Kafamızın içindeki sinir hücrelerinin hepsi telefon konuşmasına benzer şekilde ilişkidedir. Yanlarındakilerle konuşurlar. Nörondan geçen bu bilgi, komşuları tarafından duyulur ve beynimizin içinde çok karmaşık bir sinyal işlemine yok açar. Beynin bilgiyi nasıl işlediğine dair şifreyi kırmanın ilk önemli adımı , hepsi aynı anda gerçekleşen bu milyonlarca telefon konuşmasına benzer görüşmeyi dinleyebilmektir. Bilgi beynin içinden geçerken nöronlar arasındaki bu elektriksel etki duyulabilmektedir. Yani bu sesleri duyabiliyoruz, ama nasıl tercüme edeceğiz? Bir insanın ne düşündüğünü nasıl anlayacağız? Brown Üniversitesinde, zihne yerleştirilen minicik bilgisayar çipleriyle nöron faliyetlerini bilgisayara ileterek zihin okuma çalışmaları yapılıyor. Bilim Bilim insanları artık beynimizi bilgisayara bağlıyabiliyor. Amaçları zihinsel engellilere yardımcı olabilmek. Aynı elektro dizisine sahip, asprin boyutlarında 100 elektro dizisi beynin üst kısmına takılıyor. Bu minik çip, hareketlendikleri anda 100 farklı nöronu gözlüyor. Hareket modeli ise bu şebeke üzerinde gösterilmiş. Bu minik çip, bir insanın beynine yerleştirilebiliyor. Çip elektriksel etkileri topluyor, özel olarak geliştirilmiş bir yazılımlada kişinin yapmak istediği hareketler yorumlanabiliyor. Özünde bu çip, kişinin düşüncelerini okuyor diyebiliriz. Tıpkı bir bilgisayarın sesi tanıması ve söylediklerini tercüme etmesi gibi. Bu teknoloji, mükemmelleştirildiğinde beyin dalgalarını okumak kablosuz bir bilgisayar bağlantısı kadar sıradan bir şey olacak. İnsanların makineleri sadece düşünceleriyle hareket ettirebilecekleri bir dünya yolundayız. Ama eğer makineleri kontrol edebiliyorsak makinelerde bizi kontrol edebilir. Acaba hepimiz zihin kontrol eden makineler tarafından robo-insan konumuna mı geleceğiz ? Yapılan bir deneyle maymunun beynine çip yerleştiriyorlar. Maymunda ise 15 kiloluk mekanik bir kol var. Yani maymundan 3 kat daha ağır. İkisini birbirine bağlayan tek şey ise maymunun beynine yerleştirilen cihaz. Maymuna yiyecek sunuluyor. Deney şu: Maymun sadece düşüncelerini kontrol ederek , mekanik kolu hareket ettirip yiyeceği alacak mı ? Nörobiyoloji Profesörü Andrew Schwartz demiş ki Yaptığımız şu; maymunun beynindeki faliyeti kaydederek bu sinyalleri başka odadaki bir bilgisayara gönderiyoruz. Bilgisayar bu sinyalleri çeviriyor ve robot kola emir göndererek hareket ettiriyor. Maymunun öğrenmesi gereken şey ise "Nöral aktivite" ile robot kolu istediği şekilde hareket ettirmek. Kurabiyeyi koyduğumuz yere doğru kolu hareket ettirmek istiyor. Kolu hareket ettiriyor ve kurabiyeyi alıyor. Sonra ağzına götürüp yiyor. Maymun, zihin kontrolü sayesinde isteyerek bir nesneyi kontrol edebiliyor. Ama en az bunun kadar şaşırtıcı olanı ise maymunun mekanik kolu, kendi kolu sanması. Zihin ile makine arasındaki sınır yok olunca gelecekteki uygulamaları hayal edebilirsiniz. Editör Şefi John Rennie demiş ki Gelecekte, bir tür süper asker olacağını düşünün. Öteki askerlere veya karargaha bir şekilde bağlı olsunlar. Yani telepatik olarak emir alabilsinler. Bu iletişimde bam başka bir boyut demektir . Peki ama geleceğin hackerları (Hekırları) bir şekilde kafalarımızın içindekileri okuyabilseler ve bütün sırlarımızı alsalar , başkalarının kafataslarımıza girmesini önlemek için acaba "Zihinsel Koruma Duvarları Smart Security" mı yaratmamız gerekecek. Smart Security'i umarım ciddiye almamışsınızdır. Evet, sanal bir zihinsel dünya oluşturmak istiyorsak pekala bununda anti-sistemleri olmak zorunda. Belkide birine, beynimize takılmış bir çip aracılığıyla sadece düşünerek mesaj gönderebileceğiniz gün çok yakındır. (Düşünsenize, mesajınızda kıza henüz teklif etmek istemiyorsunuz, ama düşündüğünüz için göndermiş oluyorsunuz. Tabi böyle aksaklıklarda olabilir.) Zihin kontrolünün potansiyeli açıkca ortada. Düşman baskı altına alınabilir ya da ateş etmeden pasifleştirilebilir. Ama bu teknolojiyle daha iyi bir Dünya yaratmak mümkün mü ? İnsanların davranışlarını kontrol ederek saldırganlığı önlediğinizi düşünün. Bu Dünya barışına dair ütopyacı bakış. Ama eğer doğal davranışımıza dönük kullanılmazsa böyle bir şeye maruz kalırsak insanlıktan çıkabiliriz. Bilimle bilim kurgu arasındaki sır buharlaştı. Teknoloji tarafsızdır. Teknolojinin iyiye veya kötüye kullanımı, kullanıcının niyetine bağlıdır. Alıntı. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Arşivlendi
Bu konu artık arşivlenmiştir ve başka yanıtlara kapatılmıştır.