Guest Gülümse. Oluşturma zamanı: Ekim 11, 2011 Paylaş Oluşturma zamanı: Ekim 11, 2011 İş yerime yetişmek üzere koşturmaktaydım, sabahın 08:45′lerinde. İmza defterimiz 09:05 geçe kaldırılıyordu. Tam iş yerime 100 metre yaklaşmıştım ki, ardımdan bir ses duyumsadım: “Uzat elini be kızım” Önce anlamadım, lacivert takım elbise giyinmiş, yaşlı bir hanımefendiydi sesin sahibi. Ama yüzü asıktı. Ben o anda telaşlı halimle anlamadığımı ifade etmek ister gibi el işareti yaptım 10 adım geridek...i o insana. Bu kez de bana hakaret etmez mi! “Geri zekalı mısın ne, bir de bakıyorsun öyle durma, tutsana elimi çıkayım buradan!” Ciddi anlamda şaşırmış ve işaret ettiği kaldırım kenarlarına bakıyordum: “Acaba ayağı sakat mı, neden çıkamıyor?” sorularını kendime soruyordum, bir yandan da. Hakaret edince bu sorulara yanıt vermeyi erteledim ve anında öfke bulaştı yüzüme. Döndüm arkamı ve ilerledim “Ne yaparsan yap” der gibilerden. Tam karşıya geçecektim ki, tesadüfün böylesi olamaz! “Evladım elimi tutar mısın, araçlardan korkuma karşıya geçemiyorum.” Sesin sahibi başı kapalı yaşlı bir teyzeydi. Diğeriyle belki aynı yaştaydılar. Birine hanımefendi derken ben bir diğerine “yaşlı teyze” diye sıfatlandırıyordum. Her ikisinde saygı ifade eden sözcüklerdi. Lakin öfke ve kızgınlık ifadesi bir yüz bende birinde olumsuz sinerji oluştururken bir diğerinde de olumluya çevirmişti. İşte Tebessümlü bir Yüz ile Asık bir Yüzün insan üzerindeki etkileri… Selam ve sevgiyle dır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.