İη¢ιѕєℓ Oluşturma zamanı: Ekim 15, 2011 Paylaş Oluşturma zamanı: Ekim 15, 2011 Ajna kelimesi “emir” anlamına gelir. Yüksek benlikten emirleri alan da bu merkezdir. Bu merkeze genellikle üçüncü göz denir. Uyanışa geçtiği zaman telepati ve bilinç yeteneklerinin gelişmesiyle gerçekten üçüncü bir göz gibi hareket eder. Çivit mavisi bir renge sahiptir. İnsandaki sezgi yeteneği, genellikle kaşlarımızın arasındaki bölgede olduğu kabul edilen bu çakrada bulunur. Bu çakra, esas salgı bezi denilen hipofiz bezinin bulunduğu yerdedir. Hipofiz bezi son araştırmalarda duygusal sağlığımızda ana etken olduğu anlaşılan serotonin salgısının üretiminden sorumludur. Sezgi yeteneği, Allah ile olan bağlantımızı algılayan yanımızdır. Bu çakra aynı zamanda nefsin de bir giriş kapısıdır. Eğer bu çakranın girişindeki nefsimizin negatifliklerinden ne kadar arınabilirsek, akıl, irade ve ruhsallığın daha yüksek katlarına doğru çıkmaya başlarız. Bu nedenle ajna çakraya uygun düşen bir element yoktur. Bu ve bundan sonraki çakralarda artık düşünce ve ruha doğru yönelmekteyiz. Bazen aklım bu konularda çok karıştı deriz, işte akıl karışıklığı sezgi yeteneğimizin gölge duygusudur. Aklın karışmasının mekanizması basittir bizim negatif tarafımızı temsil eden ve arındırılması gereken nefsimiz güçlenmeye başlayınca aklımızın bir bölümünü de ele geçirmeye ve ona bir akışkan gibi karışmaya başlar. Pekçok depresyona giren insanın aslında sezgisel yönü de açılmaya başlamıştır. Ellerinde bu sezgi gücünü geliştirmek için araçlar olmadığından kafaları karışmakta ve bu karışıklık ta onları depresyona itmektedir. Ajna genellikle meditasyon sırasında konsantrasyon merkezi olarak kullanılır. Bu merkezin uyanışı sırasında kişi gözle görünmeyen şeyleri görme ve duyulmayan şeyleri duyma yeteneklerini geliştirir. Tabi koku mekanizması da müthiş açılır. Buraya bazen de bilinçliliğin daha derin ve yüksek alemlerine açılan kapı olarak da bakılır. Kişi bu çakranın yardımıyla akıl, hafıza, irade,konsantrasyon ve gözünde canlandırma güçlerini arttırabilir. Bu çakrayı merkezde toplamayı başardığımız zaman başkalarının kendi kaderlerini çözmelerine yardım etme gücüne kavuşuruz. Birlik bilincini yakalamaya başlarsınız. Tabi çakranız ne kadar açıldı ve siz ne kadar farkındaysanız. Burada anahtar farketmektir. Bu çakra yüksek zihni ve soyut kavramları temsil eder. Düşük zihin somut planlar ile ilgilidir. Yüksek zihin ise soyut kavramlarla ilgilidir. Bu aynı zamanda iradeyi de içine alıyor. Ajna çakra bir genel müdür gibi çalışır. Psikolojik açıdan yönlendirmeleri ajna yapar. Çok güçlü ve aktif ajna çakra bir yönetici veya genel müdür için gereklidir. Bunun arkasından irade gücünü de gösterir. İrade gücü kararlılık demektir. Bu çakra pozitifligin olduğu kadar negatifliginde bir giriş kapısıdır. Migren, sinüs, zihin yorgunlukları; Ajna çakra fiziksel seviyede gözler, burun, kulaklar ve beyinle bağlantılıdır. Bu merkezde meydana gelen dengesizlikler yorgunluğa, aşırı hassaslığa, karışıklığa ve sert düşüncelere yol açar. Belirtilen bu dengesizlikler sinüs sorunlarına , nezleye, saman nezlesine, uykusuzluğa, zihin yorgunluğuna, sinir iltihabına ve migrene yol açabilir. Bu çakrayı açmak için neler yapılabilir: Affetmek bu çakraya ait bir özelliktir. Sizler içinizdeki kızgınlık öfke gibi olumsuz duygulardan kurtulmak ve içinizde bu durumlardan dolayı biriken negatif enerjiyi atarak konsantrasyonunuzu kuvvetlendirmek için herkesi affetmelisiniz. Affetmeyi nasıl öğrenirsiniz? Tabii ki affederek. Başkalarını affettiğinizde aslında siz özgürleşirsiniz. Affetmeleriniz çoğaldıkça ajna çakranın da açılması hızlanır. Bu affetme olayına tasavvuf açısından baktığımızda bizler günlük yaşamımızda insanları yargılarız,eleştiririz sonra da onlarla küseriz. Onlar hakkında pesin hükümler veririz. Aslında yaradandan özür dilememiz af dilememiz gerekiyor. O bile bizi bu dünyada yargılamaz ve hakkımızda hüküm vermezken biz ona ait bir şeyi kullandığımız ve kendimizi onun yerine koyduğumuz için Allahtan af dilememiz gerekir. Böylece yargıladığımız kişilerden dolayı bizde oluşan negatif enerjiden kurtulabiliriz. O kişilere karşı da bir kin ve öfke duymadığımızda bu çakramız da açılmış olur. Bu çakranın uzakdoğuda yaygın olarak bilinen kendine ait mantrası yani zihni özgürlüğe kavuşturan ses titreşimi “OM”dur. Bu çakradan gelen “O” sesi ile ajna çakradaki “M” sesini birleştirir. Bu ses ikilikleri çözer ve birlik yaratır. Ego benliğini ruhsal benlik ile bütünleştirir. Üçüncü gözünüz açılmadan önce, iki göz ile görürsünüz ve normal benliğiniz yani aklınız-egonuz ile yüksek benliginiz olan sezgileriniz-ruhunuz arasında bir ikilik yaşarsınız. Üçüncü gözünüz açıldığında ise bu iki şey birbirine karışır. Bu tıpkı bir dürbünden bakarken, iki gözü de aynı noktaya odaklayıp tek bir mercekten bakıyormuş gibi olmaya benzer. Olaya evrim basamaklarını çıkmanın en açıklayıcı bilgilerinin ve insanın kendini temizlemesinin nefsini de arındırmasının en mükemmel bilgilerinin sunulduğu insanın kullanım klavuzu olan Kur’an açısından bakarsak. Uzakdoğudaki tanrının ismi olarak adlandırılan OM ismine karşılık bizde 99 adet esma-ül hüsna ve bütün bunların toplamın içinde barındıran ALLAH ismi karşımıza çıkar. Bu çakrayı açmanın en garantili yolu nefsin girişini bu çakradan kesmek ve temizlemek için eski tasavvuf ehlinin yaptığı gibi alını ve kalbi düşünerek Allah zikrini çekmektir. Burada o kadar büyük bir pozitif enerji döngüsü oluşur ki, negatif enerji titresimlerinin burada barınabilmesi olanaksızdır. “La ilahe illallah” dediğinizde bir nefsinizin giriş kısmına yani ajna çakraya dokunursunuz o temizlenir sonra kalp çakraya dokunursunuz daha önce bu çakra kapısından girip oraya yerleşmiş olan düşük frekanslı nefsinizin yuvalandığı düşük frekanslı enerjileri temizlemeye başlarsınız. Tabi insanın kalbi büyük bir evren kadardır. Lapis taşının lacivertinde , gece gökyüzünde dağılmış yıldızlara benzeyen altın renkli pirit parçaları bulunur. Lapis evrendeki güvenlik duygusunu da ruhumuza iletir. Sizi zihninizin derinliklerine götürür. Lapis eski mısır uygarlığının da gözde bir taşıydı. Üçüncü gözün üzerine yerleştirildiğinde hipnozu, ileriyi görmeyi, yıldızlararası yolculuğu ve anlaşılması güç dinsel öğretileri kavramayı kolaylaştırır. Lapis meditasyon yaparken de yararlı olur. Bir parça lapis taşını başınızın üzerine koyarsanız, enerjinizin yükselmesine ve meditasyonunuzun kolaylaşmasına neden olur. İkinci taşımız fluorit’tir. Şeffaf ve yarı şeffaf bir halde bulunur. Mükemmel pramit şekillerindedir. Mavi, mor, beyaz ve altın sarısı renkleri vardır. Düşünceleriniz belirsiz ve karmaşık olduğunda fluoritinizi elinize alın. Düşüncenizin keskinleştiğini göreceksiniz. Aynı şekilde, zihniniz yorulduğunda da bu taşı kullanabilirsiniz. Duygusal bakımdan mutsuz olduğunuz ve sizi rahatsız eden mantıksız düşüncelere kapıldığınızda fluorit size destek olacaktır. Geceleyin hava tam kararmadan yıldızlı lacivert gökyüzünü seyrederek bu çakrayı canlandırabilirsiniz. Bu doğa deneyimi, zihninizi tüm ifade şekilleriyle sınırsız genişliklere açar. alıntı 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
lalem Yanıtlama zamanı: Kasım 27, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 27, 2011 Dogru ve degerli bilgiler, ellerinize saglik.. Ben OM gecerek baslamistim, tabi böyle okundugu gibi OM demiyorsunuz, ama Allahi zikrederek yapilmasi hem daha kolay hemde daha hayirli... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
İη¢ιѕєℓ Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2012 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2012 Ajna çakra bir genel müdür gibi çalışır. Psikolojik açıdan yönlendirmeleri ajna yapar. Çok güçlü ve aktif ajna çakra bir yönetici veya genel müdür için gereklidir. Bunun arkasından irade gücünü de gösterir. İrade gücü kararlılık demektir. Bu çakra pozitifligin olduğu kadar negatifliginde bir giriş kapısıdır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ocean_ Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2012 La ilahe illallah.. la ilahe illallah Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
aussie Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2012 La ilahe illAllah Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Şanaa Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2012 kendi huzurum için kötüleri ve kötülükleri bağışlıyorum .... barındırmak istemem kin nefret ve negatif şeyleri.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sandiik Yanıtlama zamanı: Şubat 28, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 28, 2012 "...Migren, sinüs, zihin yorgunlukları; Ajna çakra fiziksel seviyede gözler, burun, kulaklar ve beyinle bağlantılıdır. Bu merkezde meydana gelen dengesizlikler yorgunluğa, aşırı hassaslığa, karışıklığa ve sert düşüncelere yol açar. Belirtilen bu dengesizlikler sinüs sorunlarına , nezleye, saman nezlesine, uykusuzluğa, zihin yorgunluğuna, sinir iltihabına ve migrene yol açabilir..." Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.